İphone 7 Plus Kullanıcı Deneyimim




Bu zamana kadar kullanmış olduğum akıllı telefonların Android işletim sistemi kullanması, benim bu işletim sistemine alışmamı ve diğer işlerim sistemlerine oranla daha fazla beceriye sahip olmamı destekler nitelikteydi. Bende kendimce – hayatımda böyle kararları kolay kolay almasamda – radikal bir karar alarak android işletim sisteminden İOS işletim sistemine geçtim ve bu geçişin benim üzerinde olan etkilerini, benim gibi platformlar arası geçiş yapacak kullanıcıların hissedebileceği bazı duyguları dile getireceğim.

Ülkemize 14 Ekim’de gelen bu cihazı hemen satın aldım ve daha önce bir çok kez iphone kullanmış olsamda kendime ait olan, bütün ayarlarımı ve düzenlemelerimi kendi istikrarıma göre yapma şansım oldu. Bu cihazı almadan önce uzun bir süre araştırdım. Sızdırılan bilgiere yoğunlaştım ve karşıma çıkacak olan cihaz ile ilgili bir şekilde bilgi edinmeye çalıştım ve edindiğim bilgilerin çoğunun doğru olduğunu cihaz elime ulaşınca öğrenmiş oldum.

Öncelikle ilk izlenimlerimi belirtmem gerekirse gerçekten de bir ortama girildiği zaman insan kendisini biraz özgüvenli hissediyor. Bunu söylememin nedeni hepinizin de tahmin edebileceği üzerinde ülkemizde geyiği yapılan Apple muhabbetinden başka birşey değil. Hızlı ve gerçekten çok seri bir işletim sistemine sahip olmanı ve bugüne kadar kullanmış olduğum iphone cihazlarında olduğu gibi kasılma sorununun olmaması da bu telefonu tercih etme nedenlerimden birisi. Kasa tasarımı günümüz şartlarına göre eski iphone’lere oranla biraz da yumuşak cizgilere sahip olsa da tabiki gönlüm o köşeli tasarımlarda. İphone 7 kullanıcı deneğimimde en çok beğendiğim özelliklerden bir diğeri de iphone 7’lerde ( aslında diğer kullanmış olduğum İphone cihazlarında da bu sorunu yaşamadım.) batarya süresi iki katına çıkarılmış olmasıydı. Şimdiye kadar olan kullanıcı deneyimimde daha bataryanın bittiği görmedim. Aksine gün sonunda eve geldiğimde yüzde 50 dolaylarnda bir sarj kapasitemin kaldığını gözlemliyorum ve bu da tabiki sebebsiz yere mutluluk veren hadiselerden biri.

İphone 7 Plus kullanıcı deneyimim sırasında tabiki bazı sorunlarla da karşılaştım. Bunlardan en sıkıcı olanı “Google Fotoğraflar” gibi uygulamalarda kendi kendine tam olarak senkranizasyon yapamamasıydı ve eğer söz konusu işlerim sistemi ios gibi senkronizasyon konusunda gerçekten en başarılı bir işletim sistemiyken bu sorunu yaşıyor olmam benim için sorun oldu. Bir Wi-fi ağına bağlandığım zaman uygulamaya girmek zorunda kalmadan arka planda fotoğraflarımın senkronize edilmesi, planlanmayan bir aksiliğin karşıma çıkma ihtimaline karşı oldukça faydalı olabilirdi. SD kart girişi bulunmayan İphone7 Plus gibi bir cihaz kullanılamayacak derecede bozulursa ve senkronisazyon sorunu olursa İphone 7 Plus içindeki verilerimin silineceği anlamına gelir.
Bir diğer can sıkıcı sorunum ise “İnstagram” uygulamasında profil resmimi kütüpheneden değiştiremiyor oluşum. Gerçekten çok saçma bir sorun. İnstagram profil fotoğrafımı değiştirmek için android olan bir cihaza gereksinim duyuyorum. İos cihazların sınırlı sayıdaki cihaza yüklenebiliyor olması böyle bir sorunu gözden kaçırmanın imkansız olması gerektiği anlamına geliyor ancak ne yazık ki durum bir sorundan ibaret.

Sıkıntı yaşadığım bir diğer sorun da müziklerimi İphone 7 Plus cihazıma atamıyor oluşumdu. Aslında bütün iphone modellerinde aynı sorun var. Satın alımları desteklemek için kolay kolay telefonunuza şarkı indiremiyor yada bilgisayarınıza atamıyorsunuz. Daha önce satın aldığınız albümler için veya herhangi bir şarkıyı cihaza atmak için ilk aşamalarda biraz uğraşıyorsunuz ve daha sonra büyük ihtimalle satın alınan albümleri cihaza yüklemek için kullanılan sistemi korsan yollarla edindiğiniz şarkılardan farkı kalmayarak cihazınıza atabiliyorsunuz.

Cihazın aliminyum olması biraz cihazı ağırlaştırmış. Normal kullanımda fazla hissedilmeyen bu ağırlaşma uzun süreli video çekimlerinde bazen ciddi bir sorun haline gelebiliyor. Beş on dakika sonra kolunuzun ağırmaya başlaması bu sorunların kralı diyebilirim.

İphone 7 ve İphone 7 Plus modellerinde kulaklık girişini kaldırmak gibi radikal bir karar alan apple aslında iyi mi yoksa kötü mü yaptı gerçekten kararsızım. Kulaklık girişinin olmaması ile birlilte kablosuz kulaklıklar hayatımıza girmeye başlayabilir. Ancak bazı ses sistemi gibi mecburen kulaklık girşine ihtiyaç duyan durumlar şarj girişini kullanabiliyoruz ancak o anda sarj girişini de kullanmamız gerekiyorsa mecburen telefonun şarj olmasını beklemek zorundayız.

Ekran kalitesine de gelecek olursak samsung s4 cihazımın ekran kalitesinin iphone 7 Plus’dan daha iyi olduğunu düşünüyorum. Gerçek renklere ve tamamen simsiyaha ulaşan bir siyah kalitesini ne yazıkki iphone’de göremedim.





Yorumlar